Avrupa, Amerika ve Asya’da sıcaklık rekorları kırılırken, bu Temmuz’un dünya çapında kaydedilen en sıcak ay ve muhtemelen insanlık tarihinin en sıcak ayı olacağı ‘neredeyse kesin’.
Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve Avrupa’nın Copernicus ajansı ortak bir bildiride, son üç haftanın kayıtlar başladığından bu yana küresel olarak kaydedilen en sıcak hafta olduğunu söyledi.
Copernicus’un direktörü Carlo Buodembo, Associated Press’e ‘Ani bir buzul çağı olasılığı dışında, şimdiye kadar kaydedilen en sıcak Temmuz ve en sıcak ay rekorunu kıracağımız neredeyse kesin’ dedi.
Copernicus verileri, Temmuz ayının ilk 23 gününde ortalama küresel sıcaklığın, Temmuz 2019’da belirlenen önceki rekorun neredeyse 0,3 derece üzerinde 16,95 dereceye ulaştığını gösteriyor.
Buna ek olarak, bu Temmuz, yüzyılın sonuna kadar ortalama sıcaklıktaki artışın sanayi öncesi seviyelere göre 1,5 dereceyi geçmemesi gerektiğini öngören uluslararası iklim hedefini de aştı.
Bununla birlikte, Temmuz ayında sınırın aşılması, tüm umutların kaybolduğu anlamına gelmez, çünkü Paris Anlaşması’nın amacı, en az 20 yıllık bir sürenin ortalamasını ilgilendirmektedir.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, WMO ve Copernicus verilerini yorumlayarken ‘İklim değişikliği burada. Korkunç. Ve daha yolun başındayız’ uyarısında bulundu.
‘Küresel ısınma dönemi bitti. Küresel kaynama dönemi başlıyor’ diye ekledi.
Temmuz’un nihayet bir önceki rekoru kırıp kırmadığı, Ağustos ayında resmi WMO verileri işlendiğinde netleşecek.
Ancak Almanya’daki Leipzig Üniversitesi tarafından yapılan bağımsız bir analize göre, bu yılın Temmuz ayı, 174 yıllık ölçümlerin en sıcak ayı olan Temmuz 2019’dan en az 0,2 derece daha sıcak olacak.
Araştırma lideri Carsten Haustein, Reuters’e verdiği demeçte, ‘Bu fark o kadar büyük ki, şimdiden en sıcak Temmuz olacağını kesin olarak söyleyebiliriz’ dedi.
Ayrıca araştırmacı, ‘Gezegende benzer koşulları bulmak için onbinlerce hatta binlerce yıl geriye gitmemiz gerekebilir’ diye ekledi.
Ağaç halkaları ve buz çekirdeklerinin ölçümleri, gezegenin en son buzul çağının başlamasından kısa bir süre önce, en az 120.000 yıldır bu tür sıcaklıkları yaşamadığını gösteriyor.
Doğu Pasifik’te bir sıcak su kütlesinin ortaya çıkışı olarak kendini gösteren El Niño fenomeninin geri dönüşü ısıyı artırmış olsa da, bilim adamları bu yılki rekorların arkasındaki ana faktörün iklim değişikliği olduğuna inanıyor.
Etkisi 2023’te daha da artabilir.
Ve şimdiden araştırmalar, 2023 veya 2024’ün, kaydedilen en sıcak yıl olarak 2016’nın rekorunu geçeceğini tahmin ediyor.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et