Avrupa Parlamentosu‘nda Salı günü, otomobil sektörünün geleceği üzerine hararetli tartışmalar yaşandı.
Yeşil Mutabakat kapsamında, 2035 yılından itibaren yeni benzinli ve dizel araçların satışının yasaklanması önerisi gündemdeydi. Avrupa Komisyonu, bu hedefi desteklerken, milletvekilleri arasında sağ ve sol görüşler arasında derin bir ayrım olduğu görüldü.
Ticaret Komiseri Valdis Dombrovskis, Strazburg’da milletvekillerine yaptığı konuşmada, otomobil üreticileri ve yatırımcılar için net bir yol haritası çizildiğini ve adil bir geçiş süreci için yeterli zaman sağlandığını vurguladı. Dombrovskis, elektrikli araç şarj altyapısının yaygınlaştırılması için bağlayıcı hedefler belirlendiğini, ancak bu konuda Avrupa genelinde ciddi dengesizlikler yaşandığını kabul etti.
Merkez sağ Avrupa Halk Partisi’nden Jens Gieseke ise, dönüşümün şu ana kadar bekleneni vermediğini savundu. Gieseke, Avrupa’nın elektrikli araç geçişine hazır olmadığını ve gerekli altyapının hala yetersiz olduğunu belirtti. Ayrıca, otomobil üreticilerinin 2025 yılına kadar CO2 emisyonlarını önemli ölçüde azaltmak zorunda olduklarını, aksi takdirde ağır para cezalarıyla karşı karşıya kalacaklarını hatırlattı.
Avrupa Çevre Ajansı’nın verilerine göre, 2023 yılında Avrupa Birliği ülkeleri, Norveç ve İzlanda’da satılan araçların kilometre başına ortalama 106,6 gram CO2 emisyonu saldığı açıklandı. Bu rakam, mevcut sınırların altında kalsa da, önümüzdeki yıl hedeflenen 93,6 grama ulaşmak için otomobil üreticilerinin daha fazla çaba göstermesi gerekiyor.
Gieseke, içten yanmalı motorların yasaklanması önerisine karşı çıkarak, daha geniş bir teknoloji yelpazesine ihtiyaç olduğunu vurguladı. Elektrikli araçlara tek başına odaklanmanın yanlış olduğunu belirten Gieseke, iklim açısından nötr yakıtların da dikkate alınması gerektiğini savundu.
Sosyalistler ve Demokratlar grubundan Mohammed Chahim ise, Çin’in elektrikli araç endüstrisinde AB’yi geride bıraktığını ve Avrupalı üreticilerin maliyetlerinin Çinli rakiplerine kıyasla çok daha yüksek olduğunu belirtti. Chahim, Yeşil Mutabakat’tan vazgeçmenin çözüm olamayacağını vurgularken, kısa vadeli kazançlar için bu hedeflerin ertelenmemesi gerektiğini söyledi.
Tartışmalar sırasında Çin’in elektrikli araç üretimindeki hızlı yükselişi ve AB’deki fabrikaların kapanmasıyla ortaya çıkan teknolojik fark da gündeme geldi. Avrupa Komisyonu, Çin’den ithal edilen elektrikli araçlara gümrük vergisi uygulama kararı alarak bir ticaret savaşının sinyallerini vermiş durumda.
Dombrovskis, Çin’in batarya, yazılım ve bilgi-eğlence sistemlerinde önemli ilerlemeler kaydettiğini belirterek, emisyonu sıfıra indirgeyen teknolojilerin küresel bir yarışa dönüştüğünü ifade etti. Avrupa’nın bu yarışta geri kalamayacağını ve rekabet gücünü kaybetme lüksü olmadığını vurguladı.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et
