Güneşli ve serin Nisan günleri, bazen yazdan kalan bir gün, bazen Karlık’ta kar var, baharın başlangıcı…
Leylekler geleli de bir kaç hafta oldu olmadı. Şimdi leylekleri uçarken mi gördük, konuk mu gördük sohbetlerine başladık. Tabii ben uçarken gördüm, hatta grup halinde, rüzgara karşı bir inip bir biniyorlardı. Kısacası uzaktan gördüm de, leylek olduklarına eminim.
Köyün dışında yürürken, radika toplayan bir köylü, selam verdim. Radikanın da nasıl oldugunu unutmuşum, bir sordum, bana gösterdi. Ben de toparlamak istedim ama yanımda bir çakı ya da bıçak olmadığından olmadı. Radika toplamak bir sonraki yürüyüşe ertelendi, o yürüyüş te daha olamadı ya zaten… Bitmez tükenmez bir yağmur, çamur, ne radika toparlanma mümkün, ne de yürüyüşe çıkmak mümkün.
Radika, radika, radika aklıma takıldı, bu kelime nasıl ve nereden geldi ki dilimize diye. Ne Türkçe asıllı bir kelime, ne de Yunanca. Aklımda radika kelimesi dönüp dururken, jeton düştü, bu kesinlikle İtalyanca bir kelime. İtalyancada “radìce” kök anlamına geliyor, “radicchio” ise günümüz İtalyancası ile radika anlamında.
Radikadan başka Batı Trakya’da dilimize İtalyancadan ya da latinceden gelen kelimelerin sayısı kayıp. Şu anda aklıma gelenler: angaria, baraka, maske, banyo, çapa, skarta, mandra porta, pandispania, mastika, birzola, fiyasko, agenta, deterjan, fasaria, fanila, tornavida, limon, feta, prova, timon, iskarpin, kombina, peruka, kasatura, karantina, kaşkaval, reçete, radyo, şarpa, bavul, kumpanya, pasta, prisa, susta, uzo, pantalon, sezon vs. vs. ve tabi Portolagos da İtalyancadan.
İlk İtalyanca ile askerlikte tesadüfen rast geldim. Drama’da mı, Kilkis’te mi hatırlamıyorum, kaldığım yatağın altına birkaç kitap saklanmış. Kitapların birisi de kendi kendine İtalyanca ögrenme kitabı. Uzun bir müddet kendi kendime İtalyanca çalıştım, yanlız oyalanmak için, tabii hiçbir kimseyle de pratik yapmak mümkün değildi, ya da konuşan bir kimse bilmiyordum.
Askerlikten başlayan İtalyanca olan maceram bugüne kadar devam ediyor. Dört yıl boyunca Rodos’ta yaşadım, Rodos’ta inşaatlarda çalışan yaşlı bir usta İtalyanca biliyormuş, bana biraz İtalyanca öğretti, hala hatırlıyorum. Yaşlılar İtalyan zamanından İtalyanca öğrenmişler Rodos’ta, hatta birçok yerin isimleri hala İtalyanca, Farfalle (kelebek) gibi… İtalyanlar Rodos’tan 1947 ayrılmış.
Bunun yanı sıra tabi hem televizyonda hem de radyoda bir sürü İtalyanca diziler, şarkılar, sürekli dinliyorduk. Aklimda kalan o zamanlarda Sergio Endrico’nun “Se le cose stanno cosi” (Eğer durum buysa), Rafaella Carra da sürekli radyo ve televizyondaydı “A far l’amore comincia tu” gibi…
Tabii “kültür” kelimesi de İtalyancadan geliyor, yalnız elbette konuştuğumuz dilde değil, İtalyan ve Roma kültürü hayatımızın bir parçası olmuş. Roma ve İtalyan kültürü zaten Avrupa kültürünün başladığı ve bittiği nokta. İtalya ve İtalyanca ile hiçbir bağlantınız oldumu?
Nihat Tsloak
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et