Ahtapot üretimine tepkiler var

Ahtapot, dünyanın birçok ülkesinde mükemmel bir yem olarak kabul edilir ve bu yumuşakçadan her yıl 420 bin ton avlanılır.

Artan popülaritesi, yüksek besin değerine ve dünyadaki diğer avların azalmasına bağlanıyor.

İspanyol şirketi Nueva Pescanova, talebi karşılamak için yılda 3 bin ton üretim yapmak amacıyla Kanarya Adaları’nda yalnızca ahtapotlara adanmış ilk balık çiftliğini kurmaya karar verdi.

Ahtapotlar, vücut ağırlıklarını her gün %5 oranında artırma yeteneğine sahiptir, bu da onları kafeslerde yetiştirmenin çok zor olduğu düşünülse de balık yetiştiricileri için özellikle çekici kılmaktadır.

Ancak İspanyol şirket, Octopus vulgaris’in (Atlantik ahtapotu olarak da bilinir) üremesine izin veren bilimsel bir yenilik sayesinde sorunların üstesinden gelebildiğini iddia ediyor.

Şirket, balık çiftliklerinde büyüyen ahtapotların sürüklenme ağları gibi sürdürülemez balıkçılık yöntemlerini sınırlayacağını ve sürekli bir sağlıklı gıda kaynağı sağlayacağını savunuyor.

Şirketin iddiaları, balık çiftliklerinin suları kirlettiğine ve yerel ekosistemlere zarar verdiğine işaret eden çevre örgütleri tarafından tartışılıyor.

Aynı zamanda, ahtapotlar gibi hapsedilme ve toplu üreme koşullarında hayata adapte olmayan zeki hayvanların hapsedilmesiyle etik sorunlar gündeme geliyor.

Dartmouth Üniversitesindeki bilim adamları, ahtapotların gerçekliği nasıl algıladıklarını laboratuvar koşullarında incelediler. Araştırmalar, bu hayvanların acıyı hissettiklerini göstermiştir.

İspanyol şirketi ise ahtapotları sıvı nitrojene daldırarak öldürmeyi planlıyor ve ölümün ani olacağını iddia ediyor.

Ancak bilim adamları, ahtapotların bilgi işleme, kaygı ve korku hissetme, basit araçlar kullanma ve karmaşık görsel bilgileri işleme yeteneğine sahip olduğunu açıklıyor.

Genellikle gaz odalarında veya elektrik şokuyla öldürülen sığır ve domuzlar için endüstriyel mezbahalar da benzer eleştiriler alıyor.

Bazı araştırmalar, ahtapotun zekasının bir kedininkiyle karşılaştırılabilir olduğunu iddia ediyor. Ancak ahtapotlar, neredeyse yabancı görünümleri nedeniyle karizmatik sayılmazlar.

Duygusal repertuarlarındaki çeşitliliğe ilişkin inandırıcı bilimsel verilere rağmen, sevimli kafadanbacaklılara hiçbir zaman refakatçi hayvan veya insanın dostu muamelesi yapılmamıştır. Diğer beslenme tartışmalarında olduğu gibi, basit bir çözüm veya uzlaşma yoktur.

Gıda üretimi, modern insanlığın en büyük etik sorunlarından biri olmaya devam ediyor.

İspanya’nın Kanarya Adaları balık çiftlikleri gibi işletmeler tarafından desteklenen sürdürülebilirlik vaatlerine rağmen, birçok hayvan türü, insanın ucuz protein kaynaklarına olan ihtiyacının kurbanı olmaya devam edecek.