İliopulos: Son belgelerden sonra Miçotakis’in istifa etmesi gerekirdi

Yunanistan’da anamuhalefetteki SYRIZA partisinin Basın Sözcüsü Nasos İliopulos, Başbakan Kiryakos Miçotakis’in son belgelerden sonra istifa etmemesinin ayıp olduğunu söyledi.

‘Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (EYP) sn. Hacidakis’i ve Genelkurmay liderini izleyip izlemediği yönünde Aleksis Çipras’ın sorduğu basit soruyu yanıtlamamak için sn. Miçotakis’in Parlamentodan kaçması utanç verici’ diyen İliopulos, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘EYP, Miçotakis’in kişisel yan-devlet mekanizması olarak işledi. Görünüşe göre bir yılı aşkın bir süredir çok önemli bir bakanı izliyordu ve bugün Parlamento’da, Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı sn. Floros’un dinlenip dinlenmediğini bilmediğini söyledi. Ve kendi adını izleme listesinde görmeyi beklediğini de sözlerine ekledi’.

‘Burası bir ülke değil, kurumsal bir karmaşa, kurumsal bir gerileme ve bundan Kiryakos Miçotakis sorumlu’ diyen SYRIZA Basın Sözcüsü, ‘Suçlu olanlar da dahil olmak üzere tüm sorumlulukların yerine getirilmesini sağlamak için, bir sonraki ilerici hükümette her şeyi yapmak bizim yükümlülüğümüzdür’ dedi.

Miçotakis-Hacidakis’in son birkaç gün içinde iki kez birlikte görünmesi hakkında yorum yapması istenen SYRIZA Basın Sözcüsü ‘Miçotakis izlediği her kişiyle iki gün geçirmeye başlarsa bahara kadar çok yoğun bir programı olacak’ dedi.

‘Miçotakis, Hacidakis’i bir yıl boyunca kimin izlediğini cevaplamalı. Eğer hükümetin çizgisi EYP içinde bunları yapan özerk merkezler olduğu yönündeyse, tutuklamalar görmeliyiz demektir. Ama bir mafyanın kendisini tutukladığını hiç görmedim’ diyen İliopulos şöyle devam etti:

‘Sayın Hacidakis, eğer onda bir damla haysiyet kalmışsa, mahkemeye gitmeli, dava açmalı ve ne olduğunu tam olarak öğrenmek istemelidir. Muhtemelen iki nedenden dolayı bu olmayacak. Öncelikle Miçotakis yakın grubu tarafından şantaj yapılıyor, bir yılı aşkın süredir gözetim altında. İkinci sebep ise Miçotakis rejiminin yaptığı, toplumun yağma partisine katılması ve bakanlık koltuğunda oturmaya devam etmek istemesidir. Ayrıca, içinde yaşadığımız çürüme ve kurumsal çürüme, insanları aşırı sağa, anti-demokratik ve tehlikeli çözümlere gönderebilir’.