Yıllar önce Türkiye’ye okumaya gitmiş, kalmış;
bir kez daha hiç dönmemiş.
Beyoğlu’nda tanışmıştık. İki Batıtrakyalı o
gün canciğer oluverdik.
Kırmahalle’denmiş, eski tütüncüymüş ailesi,
anababa, iki kardeş…
Neyse. Tütün kırlarını sordu bana, Hantarla’yı,
Taşlı Yol’u, Ark Boyu’nu.
Ark Boyu’nda aşılama suladığnı gün doğmadan
iki paslı tenekeyle,
kuzusunu otlattığnı, arkta balık avladığnı…
çocukluğnu Ark Boyu’nda
“unutamıyorum” dedi. “Bir gün alıp başımı da
oralara gideceğim.
Bir arzum var Ark Boyu’ndan. Böylecen giysilerle
arka girmek, ıslanayım.”
Diyemedim: “Bokluca’yı bozdulara. Oralara
evler oldu. Ark yok artık.”
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et