Leylekler ve Mart İpi
Nihat Tsolak
Her bahar ayakta duran bir leylek görürseniz şanssız bir yıl geçirirsiniz diye bir geleneğimiz vardır.
Ben de ilk leyleği yuvasında dururken gördüm. Anneme bir leylek gördüğümü söylediğimde annem “ayakta duran mı yoksa uçan bir leylek mi gördün?” diye sordu. “Yuvasındaydı” dedim. Annem biraz sessiz kaldı ve “iyi” dedi, bir şeyler mırıldandı kendi kendine. Bunun ne anlama geldiğini o da ben de tabiî ki çok iyi biliyoruz ve bu talihsizliğimin karsısında da söylenecek hiçbir şey yok. Belki sadaka ile ve dualar yaparak bu talihsizlik kontrol altına alınabilir. Bir miktar para karşılığında nazar ve büyü kaldıran kişiler de varmış. Bu çözümleri tabii son çare olarak düşünüyorum.
Gümülcine otobüs durağında benim köyüm için otobüs bekliyordum, Kalithea’dan Kiria Toula ile havadan sudan, ekonomik kriz de dahil bir sohbete koyulduk. Kiria Toula’ya leyleklerle ilgili herhangi bir hikaye bilip bilmediğini sordum. Leylekler hakkında hiçbir hikayesi olmadığını söyledi. Sonra aynı otobüste oturduk, biraz düşündü ve kızlarla erkek çocukların Mart ayından itibaren giydiği beyaz ve kırmızı ipten olan “Marti” ya da “Martia” hakkında konuşmaya başladı. Mart ayı boyunca bilhassa gençler takarlar dedi. Bir leylek yada bir kırlangıç gördüklerinde ipliği havaya doğru atar ve “πάρε τα κακά και φέρε τα καλά” yani “kötüyü alıp iyiyi getir” derler diye anlattı.
Tesadüfen otobüste sohbetimize kulak misafiri olan ve bir Marti takan genç kız bize kolundaki Marti’yi gösterdi. Kiria Toula “bu Marti biraz ince” dedi yalnızca birbirine örülmüş iki ipten oluşuyordu. “Normalde biraz daha kalın oluyor” dedi ve yanında oturan başka bir genç kızın da Marti taktığını fark ederek “bak onun kolundaki Marti gibi biraz daha kalındır” dedi. Genç kız da Türkçe buna “Mart ipi” dendiğini söyledi. Ben bir leylek ya da kırlangıç gördüğünde havaya atıp atmadığını sordum. “Hayır” dedi ama Mart ayının sonunda atacağını söyledi.
{gallery}stories/2017-haberler/2017-03-15/martipi{/gallery}
Kiria Toula, Marti’nin güneş yanmalarından da koruduğunu söyledi. Marti’nin güneş yanığından nasıl koruyacağından pek emin değilim, ancak Marti güçlü bir nazar cazibesidir ve ilkbahar güneşinden de koruyabilir. Aynı Mart ipini başka genç bir kuzenime sordum “Leylek gördükten sonra onu çiçek açmış ağaca asarak dilek diliyorsun” diye cevap verdi.
Hindistan ve Pakistan’da buna benzer “raksha” bandan denilen bir adet vardır. Raksha bandan ‘koruma bağı’ anlamına gelir ve kız kardeşler sembolik bir para karşılığında erkek kardeşlerin kollarına bağlar. Ağustos ayında bir festival yapılan raksha bandanın uğur getirdiğine inanılır ve yalnız yıpranarak kendi kendi kopar, kopana kadar da hiç bilekten çıkarılmaz.
Marti geleneği, Mart ipi, Balkanlar’daki Hıristiyan ve Müslümanlar dahil olmak üzere değişik toplumlar arasında paylaşılan bir gelenektir. Kiria Toula, Bulgaristan’da çok ciddiye aldıklarını ve 1 Mart’tan itibaren üç gün boyunca kutlandığını belirtti.* Marti, bir halk tarihçisine göre eski Yunanistan’a kadar uzanan bir gelenektir.**
Marti’yi takmak ve Mart sonunda atmak ya da leylek gördüğünüzde çiçek açmış bir ağaca asmak için çok geç kalmış değilsiniz. Kırmızı ve beyaz ipleri basit bir şekilde örüp hemen bileğinize takın. Ekstra bir koruma için de nazar boncuğu da takabilirsiniz. Eğer şansınız varsa ve bir leylek ya da kırlangıç görürseniz, onlara atıp ve “kötüyü alıp iyiyi getirin” demeyi de sakın unutmayın. Marti güçlü bir nazar cazibesi olmakla birlikte ilkbahar güneşini de dengede tutabilir.
Mutlu bir bahar ve şanslı Marti’ler dileğiyle…
Nihat Tsolak – 23.3.2017
* Bulgaristan’daki adetler üzerine daha geniş bilgi için
http://turuncugezegen.blogspot.gr/2013/02/martenicka-nam-diger-mart-ipi.html
** Marti uzerinde daha genis bilgi
https://www.sansimera.gr/articles/131
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et