Güneşten koruyucu krem kullanırken yapılan 6 hata

Her yıl, güneşten korunmayı daha etkili ve daha güvenli hale getiren sofistike, fotostabil formülasyonları ve hafif dokuları ile yenilenen güneş koruyucu ürünlerimiz var.

Bu, elbette, onları doğru şekilde kullanmamız ve dolayısıyla etkilerinin doğru sonuç vermesi halinde mümkün.

Çok kolay bir şekilde alışkanlık haline gelebilecek birkaç temel kurala uyarsak, cildimiz için istenmeyen sonuçlar olmadan güneşin keyfini çıkaracağımızdan emin olun.

İşte bazı hatalar:

• Kullanmamız gerekenden daha az güneş kremi kullanıyoruz

Araştırmaya göre, çoğu insanın kullandığı güneş kremi miktarı laboratuvar testlerinde kullanılan miktarın yarısından az. Bu, basitçe söylemek gerekirse, korumanın yarısını aldığı anlamına gelir. Bu da dermatologların koruma indeksi yüksek, yani SPF 30 ve üzeri güneş kremi kullanmakta ısrar etmelerinin nedenlerinden biridir. Genel olarak, önerilen güneş koruyucu dozu vücut için beş çay kaşığı ve yüz, boyun, kulaklar ve ense için bir çay kaşığıdır.

• Gün içinde güneş kremini tekrar kullamamak

Yaptığımız bir diğer hata da gün boyunca düzenli olarak güneş kremini yeniden kullanmamaktır ki bu, şehir içinde ve dışarıdayken bile yapılmalıdır. Özellikle sahildeyken tekrarlar gerekiyor: her bir ila iki saatte bir, terledikten veya yüzdükten sonra, havluyla sildikten sonra.

Unutmamalıyız ki en etkili ürün bile doğru ve doğru miktarda kullanılmadığında amacına hizmet etmez.

• Güneş kremini doğru zamanda kullanmamak

Plaja gitmeden yirmi ila otuz dakika önce yüzünüze ve çıplak vücudunuza güneş kremi sürüyorsanız elinizi kaldırın. Büyük olasılıkla, kaldırılan çok fazla el görmeyeceğiz…

Genellikle plaja gelir gelmez güneş kremini hatırlarız, havluyu kuma serip mayoyla kalırız. O zaman bile, başvurduğumuzda, ürünün emilmesini ve filtrelerinin harekete geçmesini beklemek yerine, genellikle ilk dalışın tadını çıkarmak için koşarız. Bu yüzden denize girmeden önce, suya girmeden 20 dakika ila yarım saat önce güneş kremi sürün. Size ‘zor’ gelebilir, ancak kalkanınızı almadan savaşa girer miydiniz?

• Yüz güneş kremi yerine sadece SPF’li nemlendirici sürüyoruz

Kullandığımız nemlendirici veya antiaging gündüz kremi koruma indeksine sahip olduğunda güneşin zararlı ışınlarından bizi belli oranda korur. Ancak, İngiltere’de yaşamak başka, Yunanistan’da yaşamak başka. Şehirde hareket etmek başka, denize girmek başka.

Yurtdışında birçok dermatolog, UVA ve UVB ışınlarına karşı geniş spektrumlu koruma sağladığı sürece, yüksek SPF’li bir gündüz kremi uygulamayı yeterli bulmaktadır. Dermatolog Valia Mousatou, ‘Teorik olarak, güneş ışığının az olduğu ve bulutlu günlerde, SPF koruma endeksinde 20 veya 30’u geçmeyen cilt bakım kremleri yeterlidir ve bizi korur’ diyor. Ayrıca, ‘Yunanistan’da yoğun güneş ışığı koşullarında 1’e 3 olması gereken UVA’nın UVB korumasına oranı dikkate alındığında, UVA’dan korumanın çok düşük olduğunu ve bu ürünlerin kapsamına girmediğini’ vurguluyor.

• Puanlara dikkat etmemek

Acele, dikkatsizlik veya cehalet durumunda, güneş koruyucu losyonu en az maruz kalan bölgelere uygulamayı çok sık unuturuz. Bunlar: boyun, kulak kapakları, mayo hattı, erkek kafatası, tabanların sırt yüzeyi, ayak parmakları, avuç içi üst kısmı, hassas boyun bölgesi.

Özellikle boyun, yüzün bir uzantısıdır ve herhangi bir yüz kremi, nemlendirici veya güneş kremi ana hatlarında durmamalıdır.

• Geçen yılın güneş kremini kullanıyoruz

Zamanla, bileşenlerinin oksidasyonu nedeniyle güneş kremlerinin etkinliği azalır. Dermatolog Marita Kosmadaki tipik olarak şöyle diyor: ‘Kozmetik şirketleri, bir döngü içinde aylar içinde ambalaj üzerinde belirtilen belirli bir süre boyunca ürünün etkinliğini garanti eder. Bu süreden sonra, bileşenlerin bozulması ve oksidasyonu nedeniyle sundukları koruma azalabilir. Uygulama güvenlidir, ancak etikette belirtildiği kadar etkili değildir.’

Aslında, ürünün yaşlanmasını ifade eden güneşten korunma sözlüğüne formüle etme terimi eklenmiştir. Bir güneş kremi açar açmaz etkisi bozuluyor. Bir yıl sonra, ürünün SPF’si hava geçirmez kaplarda bile yüzde 5’ten yüzde 20’ye kadar azalıyor. Güneşe aşırı maruz kalma ve yüksek sıcaklıklar da ürünün bozulmasına neden olabilir. Bozulmuş SPF ve değiştirilmiş formülün kombinasyonu, özellikle cilt hassasiyeti olan kişilerde çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açabilir.