15 Temmuz’da hayatları pahasına Türkiye’de darbeye direnenler anlatıyor! - Azınlıkça
Yunanistan Batı Trakya Haber

15 Temmuz’da hayatları pahasına Türkiye’de darbeye direnenler anlatıyor!

07122017 22 1

Kimi önüne yattığı tank tarafından ezildi, kimi direnirken vuruldu. Türkiye’de geçen yıl 15 Temmuz’da darbecilere direnenlerden 249 kişi hayatını kaybetti, 2 bin 196 kişi de yaralandı.

Darbe girişimi sırasında İstanbul’da hayatlarını tehlikeye atarak sokaklara çıkanlar o günü ve yaşadıklarını, BBC Türkçe’den Selin Girit’e anlattı. İşte o röportajlar:

Sabri Ünal

35 yaşında. Köprüye gidiyordu. Sağ kolunun üzerinden tank geçti.

Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nden yukarı doğru geliyordum. Amacım köprüye gitmekti. Köprüye bağlanan yola gelmiştim ki birisi “Ateş ediyorlar! Yere yat!” dedi. Sağa sola baktım, ateş eden kimse duymadım, görmedim. Silah sesi duymadım.

O ara tankların gelmekte olduğunu gördüm. Tankları durdurmak için yola fırladım. Tam burada ilk tankla karşılaştım. Onu durdurmak için elimden geleni ortaya koydum. O durmadı ve üstümden geçti. Sonra ayağa kalktığımda ikinci tank geliyordu. Onu da durdurmaya çalıştım. Sağ elimi kaldırdım ama o da beni görmesine rağmen durmadı, yoluna devam etti. Sağ kolum ikinci tank tarafından ezildi, yaralandı.

Ben Sayın Başbakanımızın “Bu bir darbedir,” sözünü duyar duymaz sokaklara çıktım. Sokaklara çıkan insanlar homojen değildi, hepsinin farklı fikirleri, düşünceleri vardı. Kimisi Allah rızası için, kimisi vatanını savunmak için, kimisi elinde olan Türklüğünü ortaya koymak için, herkes kendince farklı motivasyonlarla ortaya çıktı. Kimisi de tabii ki Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısını duyarak sokağa çıktı. Ama ben ondan önce sokağa çıkanlardanım.

Allah rızası için buradaydık. Tanrı’nın rızasını kazanmak için, onun sevdiği kullarından biri olmak için buradaydık. Tabii ki vatanımızı ve hükümetimizi seviyoruz. Onun için de buradaydık. Ama beni sokaklara iten ilk motivasyon Allah’ın rızasını kazanmaktı.

Tabii ki içimde öfke var. Tabii ki keşke diyorum. Biraz daha sola kaçabilseydim belki ikinci tanktan da yara almadan kurtulabilirdim. Doğrudan köprüye gitseydim belki burada yaralanmayacaktım, köprüde ölecektim. Birçok ihtimal vardı, Allah bize gaziliği nasip etti.

O akşam bütün milletimiz sokaklardaydı. İçimizden bir kısmı yaralandı, gazi oldu. Bir kısmı şehit oldu, vefat etti. Kahraman olmak için onları ciddi anlamda durdurmak gerekiyor. O akşam o tanklar buradan bir milim öteye gidemeseydi kendimi kahraman görürdüm ama ben kendimi sadece kurbanlardan birisi olarak görüyorum.

HABERİN DEVAMI İÇİN BURAYA TIKLAYIN!

”Google

Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et

Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et

Azınlıkça'yı Twitter'da takip et