Yunanistan’da antikapitalist sol cephe ANTARSYA’nın Kontenjan (Epikratias) listesinden aday olan gazeteci Mustafa Çolakali önemli açıklamalarda bulundu.
Gümülcineli gazeteci Çolakali’nin ‘Foni tis Rodopis’ ve ‘Thraki Online’ ortak röportajında söyledikleri şöyle:
“Bu seçimde ANTARSYA’nın başlıca hedefi, her şeyden önce bu hükümetin gitmesi, bu hükümetten kurtulmamız gerekiyor. Esasen kemer sıkma önlemlerini daha aşırı bir şekilde sürdüren bir hükümet, beş günlük sekiz saatlik işgünü ve çok daha fazlası örneğiyle işçi haklarını yok etti. Tempi cinayetini yaşadık, küçükl çocukların istismarlarını yaşadık, bu hükümetle çok şey yaşadık, bu yüzden bu hükümet gitmeli.
Bu bizim için ilk konu ama bunun ötesinde vermek istediğimiz mesaj şu: Daha az kötü bir şeye oy vermek çözüm değil. SYRIZA ve PASOK sınanmış partiler, iktidar oldular ve şimdi iktidarın dizginlerini ellerine alırlarsa, daha önceki yaptıkları halk karşıtı yönetimden farklı bir şey yapmayacaklar. Yine aynı kemer sıkma politikalarını uygulayacaklar, aynı savaş çığırtkanlığı ve NATO yanlısı politikaları uygulayacaklar.
Öte yandan insanlara sandıkta, aşırı sağcı partilere güvenmemelerini de söylüyoruz. Kendilerini sistem karşıtı tanıtıyorlar güya, ama değiller. Sistemin uzantılarılar. Halk onlara da sırt çevirsin.
Sloganımız net: Yaşadığımız gibi oy veriyoruz, mücadele ettiğimiz gibi oy veriyoruz, BAŞKALDIRIYORUZ (ANTARSYA, başkaldırı, isyan demek).
ANTARSYA bunca yıldır mücadelenin en ön saflarında, sendikaların yanında ve sokakta yer aldı. Karantinada yasakları kırdık, okullarda ve hastanelerde halk karşıtı politikaları durdurduk, üniversitelerde üniversite polisini durdurduk, mücadelemizle bir şeyleri değiştirebileceğimizi gösterdik.
Şimdi tüm bu mücadelelerde yaptığımızı sandıkta yapma zamanı, ANTARSYA’ya oy verme zamanı. Çünkü ANTARSYA’ya verilen oy, boşa gitmeyen tek oydur. Başkaldıralım ve neden olmasın, ANTARSYA’yı Meclis’e sokalım.”
“Rodop’ta ANTARSYA’ya oy verilmesi bizim için çok önemli. Çünkü ANTARSYA’ya giden her oy hem Yunan hem de Türk milliyetçiliğinin karnına bir yumruk. Şu anda sistem partilerindeki adaylar aynı listede oldukları arkadaşlarıyla birbirlerini yiyorlar. Hristiyan adaylar köylere gidip ‘Müslümanlar çıkmasın diye bana oy verin’ diyorlar, Müslümanlar azınlık köylerine gidip ‘Hristiyanlar çıkmasın diye bana oy verin’ veya ‘Temsilcisiz kalmayalım’ falan diyorlar. Sesimin duyulduğu yerde beyan ederim ki, ANTARSYA olarak biz oy pusulamızda azınlık adayımız yoktur, fakat ben, milliyetçiliği kırmak için, bunca yıl tüm emekçiler için her şeyiyle mücadele eden Thrasos Tziaras yoldaşa oy vereceğim. İşçilerin, emekçilerin hakları ve azınlık hakları için mücadele eden Thrasos’a. Ve inanıyorum ki, milletvekili seçilirse, Thrasos azınlığın sorunlarının çözümü için, azınlığın oyunu isteyen birçok azınlık adayından daha iyi bir temsilcisi olacak.”
“Rodop ilinin sorunları açık ve net. En büyük sorun göç, gençler gidiyor. Tarım konusu önümüzde olacak çok önemli ve ne yazık ki bu iki çok kritik konu olan tarım-hayvancılık ve göç konusunda tüm partiler ve adaylar çıkıp Avrupa Birliği bağlamında bunun nasıl çözüleceğini tartışıyorlar. Para alacaklarmış, paket alacaklarmış, insanlara destek vereceklermiş. Şu anda yapılması gereken, işçi denetimiyle kapatılan fabrikaların kamulaştırılması, işçilerin devralması, işçi kontrolünde çalışması ve istihdam sağlamasıdır diyoruz. Önerilerimizden biri bu. Tarım ve hayvancılık konusuna gelince, şu anda, adayların bahsettiği Avrupa Birliği’nden alıp çiftçiye verecekleri para, Miçotakis’in ‘pass’ları gibi olacak, bir hiç olacak. Sorun büyük, durum kritik, bir Depon’la geçecek şey değil. Biz çiftçiye FPA’sız mazot, yetiştiriciye ucuz yem ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi diyoruz, halk ucuz gıdaya kavuşsun diyoruz.”
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et