Rodoplu çiftçilerin korkusu yeraltı suyunun tuzlanması

Rodop ovasının yeraltı suyunun tuzlanması, çiftçiler ve birincil sektör üreticileri için bir sorun.

Bu fenomen, 20 Şubat Pazartesi günü öğleden sonra Yunanistan Tarım Örgütü (ELGO) “Dimitra”, Toprak ve Su Kaynakları Enstitüsü (IYFP), Rodop Bölgesi Çevre ve Mekansal Planlama Müdürlüğü ve Trakya Geoteknik Odası tarafından düzenlenen bir etkinlikte bilimsel olarak kaydedildi.

MEDSAL araştırma projesinin sonuçları sunuldu ve kıyı Rodop ilinin yeraltı su sistemi yönetim planları hakkında bir istişare gerçekleştirildi.

Avrupa Birliği ve Araştırma ve Yenilik Genel Sekreterliği tarafından ortaklaşa finanse edilen projede pilot uygulama-araştırma alanları arasında Rodop ve Sisam adası yer almakta.

Programın sonuçları, Batı Rodop çiftçilerininin sulama suyu konusunda elini güçlendirecek Kuruçay (Kompsatos) barajının inşası gibi yapılması gereken projelerin önceliklendirilmesine ilişkin kararların alınması için devlete ve Bölge İdaresi’ne iletilecek.

Toplamda, Rodop ilindeki araştırma alanı 120 kilometrekare olup, bunun 100 kilometrekaresi ekilebilir arazi üzerinde.

GEOTEE Trakya başkanı Triantafillos Papadakis, Rodop’un kıyı cephesinde yeraltı suyunun tuzlanması üzerine, olayın periyodikliği ve yoğunluğuna ilişkin verilerle birlikte önerilen çözümler ve yararlı sonuçlarla ilgili uzun vadeli bir çalışmanın nasıl olduğuna değindi.

“Suyun tuzlanması, sulanan tarlaları artık sulanamaz ve verimsiz hale getirir ve aynı zamanda birileri bu suyla sularsa toprağını da yok eder. Bu nedenle, önümüzdeki gıda krizinde gelecek nesillerin Rodop ovasının verimli alanlarını iyi durumda tutabilmeleri için uzun vadeli projeler sunmak gerekmekte” dedi.

Proje, IEP-ELGO Dimitra görevli araştırmacısı ve MEDSAL koordinatörü Vangelis Ciritis tarafından sunuldu.

Ciritis, önerilen tepki-çözüm önlemlerine, toplumsal kabul ve öze sahip olmaları için kurumlarla istişare içinde karar verilmesi gerektiğini belirtti. “Konferans bu yüzden düzenlendi. Yunanistan’da en çok su kullanan çiftçiler başta olmak üzere insanların bir farkındalığı var. Önerilen önlemlerin ekonomik olduğu kadar çevresel bir etkisi olduğunu fark eden yeni nesil çiftçilerin katılımından özellikle memnunum. Onların kabulü ve tutum değişikliği olmadan, önerilen önlemlerin hiçbiri başarılı olamaz” dedi.