Yunanistan ile Türkiye arasında yapılması planlanan istikşafi görüşmeler öncesi Başbakan Kiryakos Miçotakis açıklamalarda bulundu.
Son birkaç yıldır Türk-Yunan ilişkileri çok gergin bir süreçten geçiyor. Yunanistan ile Türkiye, Doğu Akdeniz ve Ege’deki anlaşmazlıkları ele almak amacıyla kurulan ve 60 defa gerçekleşen istikşafi görüşmelerin 61’incisi için bir araya gelme hazırlıkları yapıyor. Başbakanı Kiryakos Miçotakis, “Türkiye ile oturup konuşmak, hiç konuşmamaktan çok daha iyidir” açıklamasında bulundu.
İki ülke arasında 25 Ocak’ta yeniden başlayacak keşif görüşmelerini yorumlayan Başbakan Miçotakis, “Bu görüşmelerin başlatılmasını en başından beri arzu ediyorduk. Türkiye ile oturup konuşmak, hiç konuşmamaktan çok daha iyidir. Önemli olan bu görüşmelerin bir çerçevesi olmasıdır. Türkiye ile aramızdaki Ege ve şimdi de Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanlarının belirlenmesini amaçlıyoruz” dedi.
Yunanistan’ın İtalya ve Mısır ile imzaladığı deniz yetki alanları anlaşmalarını dile getiren Başbakan Miçotakis, alanların belirlenmesi için Uluslararası Lahey Adalet Divanı’na gidilmesini önerdi.
Ankara’nın gündeme getirdiği Ege’deki adaların silahlandırılması ve bazı adaların aidiyeti konularını Yunan hükümetinin tartışmaya açmayacağını ifade eden Miçotakis, “Türkiye ile uzun vadeli çözümler bulmayı hedefliyoruz. Bu hem Türkiye’nin yararına olacak; hem de Türkiye’nin AB ilişkilerini olumlu yönde etkileyecektir” dedi.
AB’nin son zirvesinde Türkiye ile ilgili aldığı kararlara değinen bir soruyu yanıtlarken de Miçotakis; “AB ülkelerinin Türkiye’ye ağır ekonomik yaptırımlar uygulamasını arzu etmiyoruz. Ancak AB’nin yaptırımlarla ilgili uyarısı, Türkiye’nin bölgede provokatif eylemlerden kaçınmasını öngörüyor. Türkiye’den uzun vadeli süreklilik ve tutarlılık göstermesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Hatırlanacağı üzere 2020 yılı ortalarında Aboutpeople araştırma şirketi News247 haber sitesi hesabına yaptığı araştırmada Yunanistan’da vatandaşlara Türk-Yunan ilişkileri hakkındaki görüşlerini sormuştu.
İki ülke arasındaki ilişkilerin gidişatı hakkında Yunanların oldukça endişeli olduğu görülürken, kayda değer bir kesim savaş ihtimalinden korkuyor. Türk-Yunan ilişkileri hakkındaki anketten ortaya çıkan bazı sonuçlar şöyle:
“TÜRK-YUNAN İLİŞKİLERİ KÖTÜYE GİDECEK”
Anket katılanların yüzde 70,2’si Türk-Yunan ilişkileri hakkındaki son gelişmeler sonrası endişeli olduğunu ifade diyor.
İki ülke arasındaki ilişkilerle ilgili en çok endişe duyanların kadınlar ve 35 yaş üstü vatandaşların olduğu görülüyor.
Ankete katılan her 10 kişiden 7’si Türk-Yunan ilişkilerinin son bir yılda kötüleştiğini düşünüyor.
10 KİŞİDEN 4’Ü SAVAŞ OLMASINDAN ENDİŞE DUYUYOR
10 Yunan vatandaşından 4’ü yakın gelecekte savaş olmasından büyük endişe duyduğunu beyan ediyor.
Benzer şekilde en çok endişe duyanların kadınlar, 35-54 yaş aralığındaki vatandaşlar ve başkent Atina dışında yaşayanlar olduğu ortaya çıkıyor.
Aynı şirketin aralık ayında yaptığı bir önceki anketinde benzer soruya vatandaşların yüzde 27,7’sinin “çok” veya “oldukça fazla” endişe duyduğunu beyan ettiği kaydediliyor.
YUNANLAR İYİ KOMŞULUK İLİŞKİLERİ İSTİYOR
Ankete katılanların yüzde 84,1’i Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri ve işbirliği olmasını arzuladığını beyan ederken, yüzde 13,7’lik bir kesim böyle bir şeye karşı çıkıyor.
Öte yandan Yunanların sadece yüzde 15,3’ü yakın gelecekte Türkiye ile iyi komşuluk ilişkileri ve işbirliği olmasının muhtemel olduğunu düşünüyor.
Yunan vatandaşlarının ekseri çoğunluğuna (%62,6) göre iki ülke arasında iki komşuluk ve işbirliği ilişkileri olması için Türkiye’nin iyi niyet göstergesi olan adımlar atması gerektiğini düşünürken, sadece yüzde 1’lik bir kesim ilk adamı Yunanistan’ın atması gerektiğine inanıyor.
Yüzde 29,7’lk bir kesim ise karşılıklı geri adımların atılması gerektiğini düşünüyor. Karşılıklı geri adım atılması gerektiğini söyleyenlerin ekseriyetle kadınlar, gençler, Atina sakinleri, eğitim düzeyi yüksek vatandaşlar ve SYRIZA ile KİNAL seçmenlerinden ibaret olduğu kaydediliyor.
GÖÇMEN KRİZİ VE EGE EN ÖNEMLİ SORUNLAR
Yunanlara göre Yunanistan ile Türkiye arasındaki en büyük sorun Türk sahillerinden gelen göçmen ve mültecilerin ülkeye giriş yapması (%53). Bu şıkkı Türkiye’nin Ege’deki ihlalleri (%41,5) ve Yunan münhasır ekonomik bölgesindeki ihlaller (%33,5) takip ediyor.
Kıbrıs sorununun (%23,1), Evros’taki (Meriç) gelişmelerin (%16,5) ve Batı Trakya’daki azınlık meselesinin (%5,8) daha küçük sorunlar olarak algılandığı görülüyor.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et
