Yunanistan’da her yıl 17 Kasım’da kutlanan Politeknik Direnişi, Albaylar Cuntası’na karşı direnişin sembolü ve demokrasiye yeniden dönüşün yolunu açan ayaklanma olarak anılıyor.
21 Nisan 1967’de yönetime el koyan Albaylar Cuntası rejimine karşı olan (çoğunluğunu gençler ve öğrencilerin oluşturduğu) halk, 14 Kasım 1973’te Atina Politeknik Üniversitesi’ni işgal ettiler.
Okulda müthiş bir cunta karşıtı, anti-Amerikan, antiemperyalist bir kampanya başlattılar.
Laboratuvarlardan aldıkları malzemelerle bir radyo bile kurdular. Radyodan hiç durmadan Atinalılara ve askerlere seslendiler. Askeri rejimin hemen sonlandırılması talebinde bulundular. Gösterileri üç gün üç gece sürdü.
Öğrenciler, Yunanistan’ın askeri rejime tepkisinin sembolü oldu. Yüz binlerce Yunan, öğrencilere destek olmak için üniversitenin önüne geldi. Askeri yönetim paniklemeye başladı. 17 Kasım sabahı, kampüse tanklar yollandı.
Öğrenciler, etraflarını saran askerlere “Kardeşine silah mı doğrultacaksın?” diyerek emre itaatsizlik çağrısında bulundular.
İşte her Yunanın ezbere bildiği o an gelmişti. Sabah saat 3’te, Atina’nın elektrikleri kesildi ve bir tank, okulun demir kapısını kırarak içeri girdi. Korkunç bir kargaşa başladı. İnsanların bazısı tank altında kaldı, bazısı askerin silahıyla vuruldu, bazısı çıkan kargaşada ezildi, bazıları da çapraz ateş içinde kaldı.
Toplamda 36 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce insan da yaralandı.
17 Kasım günü, Albaylar Cuntası’nın devrilmesinden ve yendiden parlamenter demokrasiye dönülmesinden bu yana militarizme, faşizme, emperyalizme, bağnazlığa ve zorbalığa karşı direniş günü olarak kutlanıyor ve her yıl –en büyüğü başkent Atina’da olmak üzere– ülkenin dört bir yanında geniş çaplı demokrasi yürüyüşleri gerçekleştiriliyor.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et