Yunanistan Yahudi Konseyi Ahmet Mete’yi kınadı ve devleti göreve çağırdı

Yunanistan Merkez Yahudi Konseyi yayınladığı açıklama ile Ketenlik’te geçen hafta camide yaptığı halka açık konuşmasında Yahudilere yeniden saldıran Ahmet Mete’yi nefret vaizi olarak nitelendirirken Mete’nin sözlerini şiddetle kınadı ve devleti göreve çağırdı.

Yahudi Konseyi tarafından yapılan 9 Mayıs 2018 tarihli açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Yunanistan Merkez Yahudi Konseyi, dini yetkili Ahmet Mete’nin Yahudilere yönelik yeni saldırısını şiddetle kınamaktadır.

Kısa süre önce yayınlanan haberlerde kendisini müftü diye tanımlayan Ahmet Mete’nin İskeçe’deki (Xanthi) Ketenlik (Kentavros) Camisi’nde yaptığı konuşmada şunları söylediği görülüyor: “Ben Yahudiler bebekleri kestiği için, bebek katillerine laf atmışım diye… Bak benim babam da bebek öldürse ona da laf atarım! Bebek öldürülür mü, savunmasız bir yavru? Gelip bu yavrularımızı bizim öldürseler, çalsalar, olmayacak işler yapsalar biz konuşmayacak mıyız? Müslüman olarak eğer diyor elinle düzeltebiliyorsan düzelteceksin, elinle olmazsa dilinle, dilinle düzeltmezsen diyor kalbinle buğz edeceksin.”

Ahmet Mete Yahudileri sabun yapan Hitler haklıydı dediği için 26 Nisan 2018 tarihinde 8 ay hapis cezasını çarptırıldı ve ceza para cezasına dönüştürüldü. Ancak o nefret vaazına devam ediyor.

Tekrar ediyoruz: Dinî bir azınlığın, Müslüman bir azınlığın bir din adamı, dinî barış, hoşgörü ve uzlaşma vaizi olmak yerine nefret vaizi olmaktadır. Bu onun hakkı değildir. Eğer kendisini insanlar arasında barışı öğretmek zorunda hissetmiyorsa, nefreti vaaz etmeye hiç hakkı yoktur. Nazizm ve Hitler’i övmeye kadar varan ve Yahudileri bebek katili olarak suçlayan antisemitizmin İslamî rejimlerde geliştiği, ancak böyle bir şeye Yunanistan gibi bir demokrasilerde tolerans gösterilmediği bilinmektedir.

Yahudilere karşı şiddete yol açan bir nefret söylemi renk, cinsiyet veya dinlerine bakmaksızın bütün vatandaşlarının uyum içerisinde birlikte yaşamalarını hedefleyen bir ülkede tahammül edilemez. Yunan devletinin yetkili makamlarının bu anayasal hakkı koruyacağından ve nefret ile fanatizm vaizlerine karşı tüm gerekli önlemleri alacaklarından eminiz.”