Ortadoğu ülkelerindeki transseksüeller daha iyi bir yaşam hayaliyle Yunanistan’a göç ediyor.
Vox’a konuşan Yunanistan’a göç etmiş translar “Yunanistan, hayal ettiğimiz cennet değil” diyorlar. Esma adındaki transseksüel birçok kez hakarete ve yolda yürürken ya da toplu ulaşım araçlarındaki şahısların el kol hareketlerine maruz kaldığını anlatıyor. Azınlıkça’nın aktardığına göre bu nedenle de Atinalıların bakışlarından kurtulmak için eve yürüyerek gitmeyi tercih ettiği de oluyor.
2015 yılında Yunanistan’a ulaşan trans mülteciler arasında LGBTQ topluluğuna ait birçok kişi bulunuyor. Vox, bu insanların sadece ülkelerindeki savaş ve açlıktan kurtulmak için değil, tercihleri nedeniyle hapse, işkenceye ve hatta ölüme çarptırıldıkları ülkelerinden kaçmak için daha özgürce yaşayabilecekleri yerlere gittiklerini kaydediyor.
Yunanistan’daki mülteci LGBTQ topluluğunun kurucu üyesi Moira Lavelle ise “Bu dünyada farklılaşmaya karar veren yalnız yaşamaya mahkumdur. Yunanistan’da ise eğer mülteciysen ve bir de üstüne transsan işler daha da zor” diyor.
Esma adlı transseksüel Yunanistan’a gelebilmek için ninesinin kendisine verdiği parayı kullandığını anlatıyor. Ancak ailesinin yaptığı hayatı keşfetmesi durumunda kendisini zorla ülkesine götüreceğini biliyor. 42 yaşındaki Zehra ise hâlâ Irak’ta bulunan hayat arkadaşıyla LGBTQ’lere Yunanistan’dan daha fazla dostça yaklaşan bir ülkede yaşamayı hayal ediyor.
Sabah adlı trans ise babası ve amcasının tercihi nedeniyle ayaklarını kesmekle kendisini tehdit ettiğini anlatırken, bu iki adamın kendisini ağır yaraladığını ve komşuları tarafından hastaneye kaldırıldığını ifade ediyor. Rabia ise Yunanistan’da kendisini güvende hissetmediğini ve bir gün firar etmeyi umduğunu dile getiriyor. Son olarak Nadia ise bir gün vatanından uzakta bir memlekette tek başına öleceğini bildiğini söylüyor. Kısacası, mülteci trans olmak Yunanistan’da zor..!
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et