Gümülcine’de (Komotini) ‘Müftülükler ve Şeriat’ konulu panel düzenlendi. İslam Dini Öğretmenler Derneği tarafından Gümülcine’de (Komotini) 28 Şubat Çarşamba akşamı “Batı Trakya’da Müftülükler ve Şeriat” konulu panel düzenlendi.
Hükümetin uygulamaya koyduğu ve Batı Trakya’daki azınlığa İslam Hukuku’nun (Şeriat) tercihe bağlı olarak uygulanmasını öngören yasal düzenleme ile ilgili tartışmalar sürerken, Batı Trakya’daki müftüler ilk kez İslam Hukuku’nun kaldırılmaması ve muhafaza edilmesi yönünde açıkça görüşlerini ifade ettiler.
Etkinliğin konuşmacıları arasında Gümülcine Müftüsü Hafız Cemali Meço, İskeçe Müftüsü Mehmet Emin Şinikoğlu, Dimetoka Müftü Naibi Hamza Osman, Eğitim ve Dinişleri Bakanlığı’ndan Dinişleri Genel Sekreteri Yorgos Kalantzis, İslam Dini Öğretmenler Derneği Başkanı Mehmet Mustafa, İskeçeli avukat Stergios Yaloğlu ve Selanikli hukukçu Yorgos Dudos yer aldı.
İSLAM’I BİLMİYORLAR..!
Gümülcine Müftüsü Hafız Cemali Meço konuşmasına bir dua ile başlarken “Aile ve miras meselelerinde özgürlüğe ve haklara sahibiz” dedi ve İslam’la ilgili Avrupa’da çarpıtılmış bir algının olduğunu belirten Gümülcine Müftüsü M. Hafız Cemali, “Avrupa’da bizim kafa kol kestiğimizi sanıyorlar, bu yanlıştır. Şeriat Batı Trakya’da 94 yıldır uygulanıyor” ifadelerini kullandı. Hükümetin hazırladığı “yasal düzenlemenin içeriğini tam olarak bilmediklerini ama öğreneceklerini” ifade eden Müftü Meço, azınlık üyelerine hitaben ise “Azınlıktan bazıları Şeriat’ı kaldırmak istiyor. Bu görüşte biriyle konuşurken ona dedim ki: Yaşadığına göre bir gün öleceksin. Cenazen ne olacak? İmam gelecek mi? Mezara konmadan önce namazın kılınacak mı? Madem ki Şeriat’ın olmasını istemiyorsun, naaşın ne olacak?” örneğini vererek İslam Hukukunun tamamen kaldırılmasının ne anlama geleceğini izah etmeye çalıştı.
ŞERİAT DEMEK İSLAM DEMEKTİR..!
İskeçe Müftüsü Mehmet Emin Şinikoğlu ise “Şeriat’ın İslam olduğunu, Allah’ın yolu olduğunu” ifade ederken, din eğitmenlerine seslenerek “daha iyi okumalı ve çalışmalısınız ki insanlara durumu anlatabilesiniz. Şeriat ve İslam’ı istemeyen düşmanlara karşı silahınız bu” dedi.
Müftü son olarak Dinişleri Genel Sekreteri Kalancis’i “hükümetin Şeriat ile ilgili yapmak istediği değişiklikleri görüşmek üzere diyalog yapılması amacıyla bir toplantı düzenlemeye” davet etti.
YUNANİSTAN GAYRİ MÜSLİM ÜLKELER İÇİN BİR ÖRNEK TEŞKİL ETMEKTEDİR
Dimetoka Müftü Naibi Hamza Osman ise konuşmasında “Hükümetin bir sonraki adımın müftülüklerin örgütlenmesi olacağını açıkladığını büyük sevinçle gördük. Bu bizim için umut ve cesaret noktasıdır. Bu talebimizin karşılık görmesi, yasal müftülüklerin aleyhine işlemeyecek, aksine Batı Trakya azınlığı üyesi Müslümanlara Medeni Hukuk ile Şeriat arasında tercih hakkını sağlamak için işleyecek bir yasal düzenleme yapılması yönünde gerçek bir niyetin olduğunu kanıtlamaktadır. Eğer devlet müftülüklerin kurum olarak var olmasını, kurumsal kanunların belirlenmesini, müftünün hukuki danışmanının olmasını ve mahkemelerin müftülerin kararlarını denetlemesini öngören 1991’deki yasa gibi uygun yasal çerçeveyi parlamentodan geçirmiş olsaydı, bugün içinde bulunduğumuz durumda olmayacaktır. İslam inancının özgürce ifade edilmesi ve ibadetlerin özgürce yerine getirilmesi açısından Yunanistan’ın bütün gayri müslim ülkeler için bir örnek teşkil ettiğini düşünüyorum” dedi.
DEVLET ORTA YOLU SEÇTİ
Dinişleri Genel Sekreteri Yorgos Kalancis hükümetin Şeriat’ın tercihe bağlı uygulanmasını öngören yasal düzenlemesiyle ilgili olarak “İlk izleniminin Yunan vatandaşı Müslümanların büyük bir çoğunluğunun sunulan çözümün özellikle de Medeni Hukuk konusunda doğru istikamette olduğunu düşündüğü yönünde. Öte yandan Şeriat’ın bir an önce kaldırılmasını isteyen Müslümanlar da var, daha önce zorunlu olduğu gibi zorunlu kalmaya devam etmesini isteyen Müslümanlar da var. Tüm bunlar doğal ve beklenen şeyler. Müslümanlar tek bir görüşe sahip olan tek bir şahıs değildir. Nasıl Yunan vatandaşlarının farklı yaklaşımları varsa, bunun olması ve ifade edilmesi iyidir” ifadelerini kullandı.
Devletin orta yolu tercih ettiğini ve bir hak vermeyi tercih ettiğini dile getiren Kalancis “Bunun tamamlanması için Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin yayınlanması gerekir ki bu konuda Müftülükler doğru şekilde örgütlenebilsin ve mevcut ve gerçek zaaflar tedavi edilebilsin” dedi ve şu anda Müftülüklerin uygun bir örgütlenmeye sahip olmadığını ve olması gereken örgütlenmenin sağlanmasının devletin işi olduğunu kaydetti.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et