Batı Trakya’daki müftülerin yetkileriyle ilgili yasal düzenlemenin ilk taslağı açıklandı - Azınlıkça
Yunanistan Batı Trakya Haber

Batı Trakya’daki müftülerin yetkileriyle ilgili yasal düzenlemenin ilk taslağı açıklandı

Batı Trakya’daki müftülerin yetkileriyle ilgili yasal düzenlemenin ilk taslağı açıklandı

Başbakan Aleksis Tsipras’ın Gümülcine’de (Komotini) yaptığı açıklamalar doğrultusunda Yunanistan Dinişleri Bakanlığı Batı Trakya’daki müftülerin yetkileriyle ilgili yasal düzenleme önerisi hazırladı.

Yasal düzenleme önerisi gerekçeli raporla birlikte kamuoyuyla paylaşırken, konuyla ilgili olarak Müslüman ilahiyatçılar, akademisyenler, müftüler ve bilim dernekleriyle diyaloğun devam ettiği kaydedildi.

Hazırlanan yasal düzenleme önerisinin 24.12.1990 tarihli “Müslüman Din Adamları” adlı kanun hükmündeki kararnamenin 5. maddesinin sonuna 4. madde olarak ilave edilmesi öneriliyor.

“Tarafların müftünün yetkisine tabi olmaları isteğe bağlıdır ve belirli bir anlaşmazlığın çözümü için sadece tüm taraflar tarafından yapılacak kişisel başvurular veya ortak bir başvuru ile müftünün yetkisine tabi olunabilir” ifadeleriyle başlayan 4.a maddesinde bir davanın Müftü tarafından yargılanması için izlenmesi gereken süreç detaylıca izah ediliyor. Aynı maddede “Davanın Müftünün yetkisine tabi olması değiştirilemez ve bahse konu anlaşmazlık için sıradan mahkemelerin yetkilerini saf dışı bırakmaktadır. Eğer taraflardan biri davanın Müftünün yetkisine tabi olmasını istemez ise, medeni mahkemeye başvurma olanağına sahiptir” deniyor. Bununla birlikte “Eğitim, Araştırma ve Dinişleri ile Adalet, Şeffaflık ve İnsan Hakları Bakanlıklarının önerisiyle yayınlanacak Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile davanın Müftü tarafından görülmesiyle ilgili gerekli usul kuralları ve karar verilme konuları, ilgili hizmetin örgütlenmesi ve işleyişi ile ilgili konular, arşiv tutulması ve vekil kılınan avukatların davaya katılması ve işbu yasanın uygulanması için ilgili bütün konular belirlenecektir” ifadeleri yer alıyor.

4.b maddesinde ise “Vasiyetçi noterde veya kamu dairesinde yazılı olarak mirasının İslam Hukukuna tabi olmasını yazılı olarak bildirmediği müddetçe Müslüman Azınlık üyelerinin miras ilişkileri Medeni Hukukun hükümlerince düzenlenmektedir. Bu yazılı beyan daha sonra noterde veya kamu dairesinde yapılacak karşı yönde beyanla veya Medeni Hukukun öngördüğü şartlara göre daha sonra hazırlanacak vasiyet ile özgürce geri alınabilir. Miras malları için veya bunların bir bölümü için Medeni Hukuk ile İslam Hukukunun aynı zamanda uygulanması mümkün değildir” ifadeleri yer alıyor.

Azınlıkça’daki habere göre hazırlanan tasarının 4.c maddesinde ise “… Mevcut karar geçerli oluncaya dek İslam Hukuku uygulanmaktadır ancak mirası kalan kişinin noterde vasiyet bırakmış olması ve bu vasiyetin değiştirilemez mahkeme kararıyla her hangi bir nedenden dolayı iptal edilmemiş olması durumunda ise miras meselesi Medeni Hukuka tabi olmaktadır. İşbu yasa uygulanmadan önce noterde mirasla bırakılmış ve devralınmamış miraslar için hukuki sonuçları normal şekilde gelişir” ifadelerine yer veriliyor.

İlgili yasal düzenleme önerisinin Yunanca tam metni BURADA!

Gerekçeli rapor için ise BURAYA TIKLAYINIZ!

”Google

Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et

Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et

Azınlıkça'yı Twitter'da takip et