Sevdiğinden ayrı kalan bu balıklar ‘mahzunlaşıyor’ - Azınlıkça
Yaşam

Sevdiğinden ayrı kalan bu balıklar ‘mahzunlaşıyor’

Sevdiğinden ayrı kalan bu balıklar ‘mahzunlaşıyor’

Fransa’da yapılan bir araştırma, dişi ciklet balıklarının eşlerinden ayrı kaldıkları zaman aynı insanlarda olduğu gibi karamsar bir ruh haline büründüğünü ortaya koydu.

Deneyler sırasında, kendi seçtikleri erkek balıklarla bir araya getirilen dişilerin de çok daha hızlı yumurtladığı gözlemlendi.

Fransa’da yapılan araştırmaya göre, dişi zebra ciklet balıkları sevdiklerinden uzak kaldıklarında insanlar gibi mahzunlaşıyor ve hayata daha umutsuz bakıyor.

Balıkların ruh halini incelemek hiçbir zaman bir bilim dalına dönüşmedi belki ama bilim insanları, bu dişi akvaryum balıklarının eşleriyle ayrı düştükleri zaman karamsar bir ruh haline büründüklerini ortaya koydu.

Dijon kentindeki Burgundy Üniversitesi’nden araştırmacılar, balıkların eşleri ile aralarında kurdukları duygusal bağlara ilişkin sır perdesini ilk kez araladı.

İngiliz Guardian gazetesinde yayınlanan araştırma için bilişsel testlere tabi tutulan dişi balıklar, eşlerini kaybettiklerinde gözle görülür şekilde karamsar bir ruh haline büründüler.

Balıkların duygusal potansiyelinin yanında dişilerin cinsel partnerleriyle ilgili seçici olup olmadıklarını da merak eden araştırmacılar, bir akvaryumu şeffaf üç bölüme ayırdı.

Birer birer önce dişi balıklar ortadaki bölüme kondu, ardından erkek balıklar tek başlarına akvaryumun iki ayrı ucundaki bölümlere yerleştirildi.

Deneylerde zebra ciklet balığı olarak bilinen Orta Amerika’ya özgü akvaryum balıkları incelendi.

Orta bölümdeki dişi balıkların çoğunun, akvaryumu ayıran duvarlar izin verdiği ölçüde beğendikleri ve seçtikleri erkek balığa doğru yöneldiği, bu seçimlerinin daha sonra doğurganlıklarını da etkilediği gözlemlendi.

Dişi balıklar seçtikleri erkek balıkla bir araya getirilirse çok daha hızlı yumurtladıkları gibi yumurtalarıyla daha uzun süre ilgilendiler. Seçmedikleri erkek balıklara göre beğendikleri partnere olan ilgileri de daha fazlaydı.

Araştırma ekibinden François-Xavier Dechaume-Moncharmont, ulaştıkları bulguları şöyle değerlendirdi:

“Partnerine duygusal anlamda bağlanma hali yalnızca biz insanlara özgü değil ve anlaşılan, en azından bir canlı türünde daha görülüyor. Bu durum, duygusal yargıların önyargıların ötesinde olduğunu gösteriyor. Yani belki de aşk, aslında o kadar akıldışı bir şey değildir.”

Araştırmanın bir sonraki aşaması için, dişi ciklet balıkları akvaryumun içindeki küçük kaplardan yemleri toplamaları için eğitildi. İki ayrı kap vardı: Siyah kapaklı ve boş olanlar, beyaz kapaklı ve yemle dolu olanlar.

Denek balıklar, kapların kapaklarını emerek ya da ittirerek kaldırdı ve hangi kaplarda yem olduğunu öğrendi.

Araştırma ekibinden davranışsal ekoloji uzmanı Chloé Laubu, akvaryuma bir de gri kapaklı kaplar koyarak balıkları şaşırttıklarını söyledi. Kafaları karışan balıklardan, pozitif ruhlu olanlar umutla gri kapağı kaldırmaya çalışırken, karamsar balıklar ise uğraşmadı bile.

Laubu, “Ruh haline göre bardağın boş ya da dolu tarafını görme davranışın güzel bir örneği” yorumunda bulundu.

Proceedings of the Royal Society B. isimli bilim dergisinde alan araştırmanın bulguları, yanlış erkekle eşleşmenin dişi balıklarda “karamsar eğilimlere” neden olduğuna işaret etti.

Bir başka deyişle, sevdiğinden ayrılan dişi ciklet balıkları hayata küsüyor.

Araştırma ekibi raporda şu değerlendirmeye yer veriyor:

“Eğer insan ilişkileri bu kadar karmaşıksa, bu konuda araştırma yapmadan insan olmayan türlerin eşlerine olan duygusal bağlılığını reddetmenin bir anlamı yok.”

KAYNAK

”Google

Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et

Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et

Azınlıkça'yı Twitter'da takip et