Uyku, insan sağlığının en önemli alışkanlıklarından biri.
Bugüne kadar pek çok araştırma ve makaleye konu olan uyku konusunda yeni bilgiler ortaya çıkmaya devam ediyor.
T24 yazarı Metin Münir, konuyu köşesine taşırken, “Kalkınmış ülkelerdeki yetişkinlerin üçte ikisi, sağlıklı yaşam için şart olan sekiz saatlik gece uykusunu alamamaktadır. Üçte biri ise kronik uykusuzluk çekmektedir” diyor.
İngiliz bilim insanı Matthew P. Walker’in araştırmadan bilgiler aktaran Münir, rutin olarak gecede beş saat uyuyanların ani ölme riskinin, yedi ila dokuz saat uyuyanlara oranla yüzde 65 daha fazla olduğunu söylüyor.
“Yetersiz uyku, kişinin Alzheimer hastalığına yakalanmasına en fazla etki yapan unsurdur” diyen Münir, “İnsan beyninde harikulade bir temizlik sistemi bulunmaktadır. Bu sistem insan derin uykuda iken yüksek viteste çalışmaya geçer. Alzheimer’le ilişkisi olan beta amyloid adlı yapışkan, zehirli proteini, beyinden temizler” ifadesini kullanıyor.
Yeterli uyku uyuyamayanlar ise bu temizlik faaliyetinden mahrum kalıyorlar…
Yetersiz uykunun, sadece bir haftada iki üç saat daha az uyumak bile olsa, kan şekeri düzeyini çok olumsuz etkilediğini kaydeden yazar, şeker hastalığının eşiğindeki değerlere sahip olabileceğinden bahsediyor insanın.
Kısa uykunun, kalp damarlarının tıkanma ve kırılganlaşma olasılığını çoğalttığını ve bunun da damar hastalıklarına, beyin kanamasına ve kalp krizine giden yol olduğunu vurguluyor.
Uyku bozukluğunun depresyon, anksiyete ve intihar eğilimi gibi ruh durumları ile de sıkı bir bağlantısı olduğuna dikkat çeken Münir, “O kadar ki, son 20 yılda yapılan araştırmalarda, uykunun normal seyrinde olduğu bir psikolojik bozukluk bulunamamıştır. Özetlemek gerekirse, ne kadar az uyursanız o kadar az yaşarsınız” görüşünü dile getiriyor.
Azınlıkça'yı Google Haberlerde takip et
Azınlıkça'yı Facebook'ta takip et
Azınlıkça'yı Twitter'da takip et